DestanlarMitolojilerTürk Mitolojisi

Manas Han

Manas Han – Türk, Altay ve özellikle Kırgız mitolojisinde söylencesel hakan.

Manas Destanı‘nın başkişisi. Kırgızların bir Ulus hâline gelmelerinde büyük bir etkisi olmuştur. Hattâ destanın kendisi bile Kırgızları bir araya getiren ortak bilinç aşılayan bir etkendir.

Kırk yiğidi vardır ve bu yiğitlerin kendi aralarında da bir hiyerarşi vardır. Manas’ın karısı Kanıkay Hanım’ın da savaşçı Kırk Kız’ı (yardımcıları) vardır. Doğarken elinde bir kan pıhtısı vardır. Anasının karnında on ay kalmıştır. Anadoluda söylenen ve karşısındakinin kendisini üstün görmesini vurgulayan “Sen on aylık mısın?” sorusu ile bu durum ilginç bir benzerliğe sahiptir.

Pek çok söylence kahramanı gibi o da bir günde bir yaşına yedi günde yedi yaşına gelir. Altı yaşındayken güreşmeye başlar. İlerleyen yıllarda büyük bir savaşçı olur. Öldükten sonra tekrar dirilir. Oğlunun adı Semetey’dir. Manasçılar tarafından destanı ezberlenir ve nesilden nesile aktarılır.

Kanıkay                                                                                                        

Kanıkay (Kanıkäy) Hanım – Manas’ın karısı olan ve Türk, Altay ve özellikle Kırgız destanlarında adı geçen söylencesel hanım. Kanıkey veya Kenikey olarak da bilinir. Manas Han’ın karısıdır. Savaşçı Kırk Kız yardımcısı vardır.

İlgili Makaleler

luna kız arayan Manas’ın babası ondan daha iyi bir eş bulamadığını ifâde eder. Kanıkay Hatun iyi bir binicidir, savaşçıdır. Kocasına yerinde öğütler verir. Manas öldüğünde İlaç yaparak kocasını diriltir. İyi bir eşin ne kadar önemli olduğu bu şekilde simgeselleştirilmiştir. Sadıktır, kocasının ismine gölge düşürmez. Sözcük, soyluluk anlamı içerir. Kanık (Kanaâtkar) sözcüğü ile de bağlantılı gibi görünmektedir. Moğolca Hanı/Kanı sözcüğü eş anlamına gelir.

Semetey                                                                                                    

Semetey Han Söylencesel Hakan. Manas Han’ın oğlu. Sözcük doluluk, saflık bildirir. Süme/Suma sözcüğü eski Altayca ve Moğolcada Şaman anlamı taşır. Semetey, destanda önemli bir yer tutar.

Manas Söylencesi

Manas Destanı – Kırgız Türkleri’nin millî destanıdır. Mani dinini yaşayan Karahıtaylar ile Müslüman Karahanlılar arasındaki mücadelede Kırgızların durumunu ve Manas adlı kişiyi anlatan destan, çeşitli kaynaklar tarafından XV. yüzyıldan XII. yüzyıla kadar dayandırılır.

Ünlü Türkolog Wilhelm Radloff (1837-1918), Manas Destanı’yla ilgili ilk derlemeyi, Kırgızistan’ın Tokmok kenti güneyindeki Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan (destanı günümüze kadar nesilden nesile aktaragelen sözlü anlatıcılar) 1869’da yapmıştır. Halk arasında bu sözlü halk edebiyatı anlatıcılarına ırçı (yırcı) veya comokçu (yomokcu) da denmiştir.

Destana göre Manas Han’ın babası Cakıp (Yakıp, Yakub) Han’dır. Annesinin adı Çığrıcı’dır. Cakıp Han evlendikten on dört sene sonra Manas doğmuştur. Doğumu üzerine civardan gelen elçiler, onun bir kahraman olacağını hemen anlamışlardır. On yaşına gelince tam bir kahraman olur.

Düşmanlarının üzerine saldırarak perişan eder. Atlarına at erişemez, zırhına ok işlemez. Cakıp Han, oğlunun atılganlıklarını, kahramanlıklarını görünce, onu korumak, onunla arkadaşlık etmek üzere, Bakay adında bir kişiyi onun yanına koymuştur. Manas, Nogay boyundan gelmektedir. Kalmuk baskınlarına karşı Kırgız halkının birliğini, bütünlüğünü korur ve bir kahramanlık ve özgürlük sembolü hâline gelir.

Etimoloji

(Ban/Man/Yan) kökünden türemiştir. Heybetli, görkemli anlamına gelir. Ayrıca bu sözcük huy, mizaç karakter demektir. Türkçede Yağan/Yağna, Moğolca Zağan, Tuvaca Çağan sözcükleri ile aynı kökten gelir ve bunların tamamı fil demektir. Eski Altaycada öğrenmek anlamı da kökün içinde mevcuttur.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklamların gösterimine izin veriniz. Bu siteyi ayakta tutabilmek için gereklidir. Please allow ads to be displayed. This is necessary to keep the site up and running.