MitolojilerDinler TarihiGizemTürk Mitolojisi

Büyücülük ve Tılsımcılık

İçindekiler

Büyücülük ve Tılsımcılık eski çağlardan, inanışlardan, ritüellerden, mitolojilerden ve dinlerde adı geçen insanüstü veya doğaüstü, veya ruhani uygulama yolları yöntemler olarak geçer.

Kısaca tanımı bu şekilde olabilir. Geniş bir içeriği aşağıdaki makalede göreceksiniz.

Büyü

Büyü (veya Sihir) – İnsanların doğaüstü veya mistik yöntemlerle doğal dünyayı (olayları, nesneleri, insanları) etkileyebildiğini öne süren uygulamalar ve bunların çevresinde oluşturulan kültürel sistem.

İnsanüstü güçleri kullanılarak doğal sürece müdahale edilmesi. Doğa yasalarına aykırı sonuçlar elde etmek için birtakım gizli ve gizemli işlemler yapılması.

Büğü şeklindeki söylenişinin Moğolca Böge (şaman) sözcüğü ile bağlantısı vardır. Macarcada büyücüye Büvesz/Büvös denir.

Modern toplumda doğuştan gelen önderlik yeteneğine Batı dillerinde Karizma (Büyülenç, Büyüleyim) denmesi, insanların bu kavrama daima duyduğu ilgiyi gösterir.

Tanım ve İçerik

Sık rastlanılan büyü yapma yöntemleri arasında; çeşitli malzemelerden karışımlar hazırlama, büyülü sözcükler söyleme veya hareketler yapma, büyülü yazılar veya semboller çizme, sihirli değnek gibi araçlar kullanma, belirli bir kişiyi sembolize eden kuklalar kullanma, kan veya hayvan yağı kullanma sayılabilir. Büyüler zengin, sağlıklı veya başarılı olmak, birine yardım etmek gibi iyi amaçlarla veya birini cezalandırmak gibi kötü amaçlarla da icra edilebilir. Büyü ile uğraşan kişiler büyücü ya da sihirbaz olarak tanımlanır.

Günümüzde “sihirbazlık” sözcüğü sıklıkla bir sahne sanatı olan “hokkabazlıkla” eşanlamlı kullanılır ve bu alanda kullanımı herhangi bir doğaüstü anlam içermez.

Ortaçağda din adamı, mezarcı, şifacı, demirci gibi bazı meslek sahiplerinin ve bedensel ya da ruhsal engeli olanların büyücülükle uğraştığı düşünülürdü. Günümüzde halen, bazı engellilerin büyü yapma veya ruh çağırma seansları esnasında doğaüstü güçler tarafından cezalandırıldığı (çarpıldığı) inancına bazı toplumlarda rastlanılır. İnsanoğlunun büyüye olan inancı antik çağlardan günümüze gitgide azalmıştır.

Günümüzde büyünün tüm çeşitleri modern bilim tarafından reddedilir ancak büyüye olan inanca bazı dinlerde ve akımlarda halen rastlanılır. İslam ve Hıristiyanlık gibi bazı dinlerde, büyünün uygulanması katı bir şekilde yasaklanmıştır.

Büyünün genel olarak üç türlü yapılabileceği kabul edilir:

  1. Ruh Gücüyle: İnsan ruhu bulma, öldürme, bünye ve şekilde değişiklik yapma gücüne ulaşır.
  2. Ruhani Varlıklarla: Bu da muska yapmak ve cinleri kullanmak gibi şekillerde uygulanır.
  3. Göz Boyama: Bu da hokkabazlık, el çabukluğu ve benzeri davranışlardır.

Dinlerde Büyü

Dinlerin büyücülüğe karşı yaklaşımları bazı farklılıklar gösterse de, özellikle Ortadoğu kökenli dinler, eski Şamanist sistemin kalıntısı olarak gördükleri büyü uygulamasına son derece katı ve olumsuz yaklaşmış, hattâ doğrudan yasaklamışlardır.

Hristiyanlıkta

Resmi olarak Musevilik ve Hıristiyanlıkta büyü yasaklanmış bir uygulamadır. Hz. İsa’nın doğumu sırasında gökteki belirtileri yorumlayan üç kâhin hikâyesindeki kişilerin ise Zerdüşti astrologlar veya büyücüler olduğuna inanılmaktadır. Büyücülük Hıristiyan mistisizmiyle birlikte ve aynı nedenlerle gelişti. Kara ve beyaz büyüye olan inanç, kuşkusuz peri, cin, ruh ve gulyabanilere inanılan Hıristiyanlık öncesi pagan kırsal kesiminin animizminin mirasıydı. Fakat sistematik büyücülüğün ortaçağ sonlarının ürünü olduğu görülür. Ortaçağlarda Avrupa’nın çoğu yerinde büyücülük ve büyücü avcılığı salgın hâline geldi.

İslamda

İslam’da büyü yapmak, tıpkı fal bakmak gibi açıkça haram kabul edilir. Bazı Hanefi alimleri büyüye karşı önlem almak gibi sebeplerle ve uygulamamak kaydı ile, tahsilini helal görmüşlerdir.

İslam dünyasında büyü bazen İlm-el Havass adı altında okutulmuş, bazen de salt kişisel menfaatler amacıyla ve insanların aleyhine kullanılan ve adına sihir ve büyü denilen ve kınanan şekliyle kullanılmıştır. İslam literatüründe sihir, tılsım, gözbağcılık, rukye, nazar, cifr, ifha, simya, nücum, kehânet, falcılık, düğümcülük kavramları hakkında bilgi verilmektedir.

Kuran’da sihir küfür sayılır (Bakara:102), büyü yapanlar yerilir (Taha: 69, Yunus:77). Bakara suresinde (102) Harut ve Marut kıssası anlatılır. Bunlar iki melek veya insan olup, büyü bilgisi verilmiş, onlar bilgileri insanlara öğretmiş, şeytan ve cinler bu bilgileri alarak kullanınca başlarına azap indirilmiştir. İslam peygamberine de büyü yapılmış, büyüye karşı Felak ve Nas sureleri inmiştir. İslâm’a göre büyüden korunmanın en etkili yolunun Felak ve Nas surelerini okumak olduğu kabul edilir, dini bütün kimselerin büyüden korunduğu da genel bir kabuldür.

Diğer Dinlerde

Uzakdoğu, Çin ve Japon dinleri de çoğu zaman olumsuz bir bakış açısına sâhip olmakla birlikte kısmen kabul edilebilir gördükleri zamanlarda bile büyüye son derece temkinli yaklaşmışlardır. Çünkü büyü algısal olarak Şamanist sisteme dönüşü simgelemektedir.

Şamanizmde

Şamanizmde büyü dinle özdeşleşmiştir. Bazı inanışlarda yılanın bıraktığı kabuk, karanfil otu, sirke gibi maddeler büyüden korunmada kullanılır.

Türk mitolojisinde Büyü kavramı yeryüzünde hemen her din ve inançta mevcuttur. Bu insanoğlunun kendi sınırlarını ve gücünü aşan durumlara müdahale etme arzusunun bir sonucudur. İslam dini büyüyü net bir biçimde yasaklamış ve zararlarından Allah(c.c)’a sığınılması gerektiği vurgulanmıştır.

Türk mitolojisinde büyü, büyücüler, büyülü nesneler efsânelerin ve masalların ayrılmaz parçalarıdır.

Söylence ve masallarda yer alan başlıca büyülü nesneler şu şekilde sıralanabilir, elbette ki sayı çok daha fazla artırılıp, daha ayrıntılı açıklamalar yapılabilir fakat en önemli olanları kısaca belirtmek yeterli olacaktır:

Büyülü Arca (Sihirli Sandık): İçerisinden kahramanın ihtiyaç duyduğu tüm her şey çıkar. Bazen başka bir âleme açılan bir kapıdır.

Büyülü Beşik: Kendiliğinde sallanır, bazen bir at gibi algılanır. Çocuğu kurtarmak için hareket eder. Bazen uçar.

Büyülü Çukal (Sihirli Zırh): Düşmanların silahlarından etkilenmez, her tür darbeye dayanır. Özel madenlerden veya içerisine büyülü unsurlar katılarak yapılmıştır.

Büyülü Değnek (Sihirli Çubuk): Nesneleri farklı biçimlerde etkileme gücüne sahiptir. Yöneltildiği veya dokundurulduğu nesneyi başka bir biçime sokabilir veya görünmez yapabilir. Dış etkilerle Türk kültürüne girmiştir.

Büyülü Dirgi (Sihirli Sofra): Sofra her kurulduğunda kendiliğinden yemek verir. Üzerinden yenilen yemekler hiç bitmez.

Büyülü Edik (Sihirli Papuç): İnsanı çok hızlı yürütebilir, hattâ uçurabilir. Göz açıp kapayana kadar, varılmak istenen yere ulaştırır, gitmek istenilen yeri düşünmek yeterlidir. Dış tesirlerle masalarımızda görülmüştür.

Büyülü Eyer: Üzerine koyulduğu atı çok güçlü kılar veya onu görünmez yapar ya da uçabilmesini sağlar.

Büyülü Giysi (Sihirli Elbise): Giyen kişiyi görünmez yapar veya başka bir canlının (hayvan veya insanın) kılığına sokar. Bazen yalnızca bir gömlektir. Türk kültürüne özgü görünmektedir.

Büyülü Gözge (Sihirli Ayna): Konuşabilir, uzak diyarları gösterebilir. Sorulan soruları cevaplayabilir. İçine girilebilir. Geçmişten ve gelecekten haber verebilir. Bırakıldığında bir denize dönüşür. Denize dönüşme özgün bir olgudur.

Büyülü Halı: Uçabilir, üzerinde insanları taşıyabilir. Kendiliğinden sahibinin yardımına koşar. Yabancı kültürlerden gelmedir.

Büyülü Iştın (Sihirli Lamba): İçinden cin çıkar, insan da içine hapsedebilir. Çıkan cini tekrar kandırıp içine sokmak gerekir, aksi takdirde o insanı kendine köle yapar. Dış tesirlerle kültürümüze girmiştir. Görünümü çok eskidir.

Büyülü Kalpak (Sihirli Şapka): Giyen kişiyi görünmez veya çok güçlü yapar. Bu kalpak bulunup çıkarıldığında o gücünü yitirir. Bazen Kavuk, Sarık, Papak, Börk gibi farklı başlık türleri masallarda yer alır.

Büyülü Kaval (Sihirli Fülüt): Çalındığında kuşlar susar, üçgündür tuz yiyen koyunlar ırmaklardan su içmeden geçer. İnsanları büyüleyip peşine takar.

Büyülü Kese: Sürekli para verir, içindeki para hiç tükenmez. Kötü niyetli kişilerin eline geçtiğinde veya ihtiyaç dışı kullanıldığında bu özelliğini yitirir.

Büyülü Kılıç: Boyu kulaçlarca uzayarak düşmanları öldürür. Dış tesirlerden etkilenmiş olma ihtimali vardır.

Büyülü Sopa: Sahibinin emriyle başkalarını aralıksız döver. Kötü insanla iyi insanı ayırt eder ve bir toplulukta yalnızca zalimleri tespit ederek döver.

Büyülü Urgan (Sihirli Halat): İstenildiği kadar uzar, bu uzunluğu kendisi ayarlar. Göğe doğru uzanabilir. Hint kültüründe müzikle uzar.

Büyülü Ülek (Sihirli Testi): Hiç durmadan su akıtır. Çöllerde susuz kalan ordular bu testi ile susuzluktan kurtulur. Türk ve İslam kültürüne özgüdür.

Büyülü Tarak: Bırakıldığında bir ormana dönüşerek sahibini korur. Tamamen Türk kültürüne özgü bir motiftir.

Büyülü Yay: Her attığını vurur. Atıcı gözünü kapatsa bile sihirli ok hedefini şaşırmadan gider kendisi bulur. Yerli bir motiftir.

Büyülü Yuvar (Sihirli Küre): Geçmişten ve gelecekten haber verebilir. Falcılar tarafından kullanılır. Daha çok Çingene Falcı motifiyle özdeşleşmiştir. Yabancı bir motiftir.

Büyülü Yüzük: Parmağa takıldığında görünmezlik, hızlılık, yenilmezlik gibi özellikler kazandırır. Çoğu zaman üzerinde tılsımlı bir taş bulunur.

Büyü Türk halk inancında amacına göre ikiye ayrılır:

  • Akça Büyü: Zararsız, ölümcül sonuçları olmayan büyüdür.
  • Kara Büyü: Zararlı, ölümcül sonuçları olan büyüdür.

Tılsım

Tılsım (Arapça: طلسم) – Büyülü olduğuna inanılan muska, taş, değnek vb. şeydir. Ve bunun içerdiği güçtür. Kimi zaman kişinin bu nesne ile sıra dışı işler başarabilmesine olanak tanır. Örneğin görünmez olmasını veya daha güçlü olabilmesini, kendisine silah işlememesini veya şekil değiştirebilmesini sağlar.

Etimoloji

(Büy/Büğ/Böğ) kökünden türemiştir. Etkileme, yayılma, örtme, kapatma anlamları bulunur. Büyük kelimesiyle aynı kökten gelir. Böğe (şaman) sözcüğü ile de alâkalıdır. Büğü şeklindeki söylenişinin Moğolca Böge (şaman) sözcüğü ile bağlantısı vardır. Macarca büyücüye Büvesz/Büvös denir. Modern toplumda doğuştan gelen önderlik yeteneğine Batı dillerinde Karizma (Büyülenç, Büyüleyim) denmesi, insanların bu kavrama daima duyduğu ilgiyi gösterir.

Kaynakça

Metapsişik Terimler Sözlüğü, Ergün Arıkdal

İnanç Sözlüğü, Orhan Hançerlioğlu

Yusuf Özbek-Manfred Ullman, İslam Açısından Sihir ve İslam Kültür Tarihinde Maji

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklamların gösterimine izin veriniz. Bu siteyi ayakta tutabilmek için gereklidir. Please allow ads to be displayed. This is necessary to keep the site up and running.