İnsanlığın Uranüs’ü en son ziyaret etmesinin üzerinden 30 yılı aşkın bir süre geçti. Buz devini en son kısa ziyaretimiz 24 Ocak 1986’da, NASA’nın Voyager 2 keşif aracı Neptün’e giderken gezegenin yanından geçtiği zaman gerçekleşti. Bu yakın geçiş sayesinde gezegeni ve uydularını ilk kez düzgün bir şekilde görmemiz de mümkün oldu. Şimdi, bilim insanları bir kez daha Uranüs’ün gizemlerini çözmeye yardımcı olmak için özel bir görev düzenlenmesini istiyor.
Jüpiter ve Satürn gibi, Uranüs ve ikizi Neptün de hidrojen ve helyum gibi gazlarla dolu. Ancak, Neptün ve Uranüs, güneş sistemimizin diğer iki devinden daha fazla hidrojene ve daha ağır elementlere sahiptir. Bu nedenle, bu ikili, buz devleri olarak adlandırılıyor. Voyager 2’nin sağladığı görüntüler bazı soruları cevaplandırırken, Uranüs hakkında merak edilen pek çok yeni sorunun gündeme gelmesine sebep oldu.
Yine de, aradan 30 yıl geçmesine rağmen, gezegen hakkında daha iyi görüntülere sahip değiliz. Ayrıca Uranüs için özel bir göreve ihtiyaç duyulması yeni bir istek değil. 2022 yılının Nisan ayında, ABD’deki bilim danışmanları Uranüs’ü incelemek için bir görev başlatılması için büyük bir çaba sarf ettiler.
Uranüs’e özel bir görevin olmaması, daha önce NASA’nın on yıllık incelemesinde bir sorun olarak tanımlanmıştı. Güneş sistemimizde yer alan buz devleri hakkında daha fazla şey öğrenmek, önümüzdeki on yıl için en büyük önceliklerden biri olarak tanımlanıyor. Bu nedenle NASA’nın veya diğer uzay araştırma kurumlarının Uranüs’e özel görevler ilan ettiğini görmek şaşırtıcı olmayacaktır. Ancak bu görevlerin gerçeğe dönüşmesi biraz zaman alacak gibi görünüyor.
Şubat ayında Kathleen Mandt tarafından yayınlanan bir makale, hem Mars örneklerini Dünya’ya geri getirecek Sample Return hem de Europa Clipper görevlerinin, 2003-2013 on yıllık araştırma planında ve 2013-2023 on yıllık araştırma planında Uranüs Orbiter ve Probe’un üzerinde sıralandığına işaret ediyor. Bu görevlerin her ikisinin de gelişim aşamasında olması, Uranüs’e özel bir görevin ilerleyen zamanlar için planlandığı anlamına geliyor.
Ancak gökbilimcilerin Uranüs’ü incelemek için bir sonda göndermek istemelerinin nedeni sadece merakları değil. Bu isteğin temelinde, Mandt’ın makalesinde açıkladığı üzere, buz devlerinin nasıl oluştuğunu ve göç ettiğini anlamanın “güneş sistemimizdeki küçük cisimlerin dağılımını açıklamak için geniş etkileri” olabileceği gerçeği yer alıyor.
Uranüs’e özel bir görev göndermek, yaşamı destekleyen unsurların iç güneş sistemine ve hatta onun ötesine nasıl iletildiğini anlamak da dahil olmak üzere birçok konuda bilim insanlarına yardımcı olabilir.
